ÇOK ŞAŞIRTICI


1994’te ABD’ye yerleşen ve daha sonra Chobani adlı yoğurt firmasını kuran Dersimli Hamdi Ulukaya, yaklaşık 3 milyar dolar değere ulaşan firmasının, yüzde 10 kadar hissesini, 2.000 civarındaki çalışanına taksim etmiş. İşçilerini firmanın hissedarı yapmış. Çok takdir edilmiş.
Türkiye’yi neden terk ettiğini “Türkiye’den ayrıldım çünkü Kürt’tüm ve Kürtlerin hak taleplerini oldukça önemsiyordum” diye anlatmış. Ulukaya, ABD’de göçmenlere sağladığı iş imkanlarıyla da adından söz ettirmiş...

Burada bir duralım, medya yönlendirmesinden ve ajitasyondan etkilenmeden aklı selim ve hakkaniyet ile meseleyi biraz kurcalayalım.

1- Kısa sürede devleşen firmaların, kısa sürede yıkılmasının sık görüldüğü bu dünyada, özellikle son 15-20 senedir, böyle şirketler bir strateji geliştirdiler ve işçilerini şirket hissedarı yapmaya, şirkete daha fazla bağlanmalarını, sahip çıkmalarını sağlamaya çalıştılar. Bu, tamamen bir yönetim stratejisi... Böyle bir uygulamanın sadece insani, vicdani, ahlaki karar olduğunu kim iddia edebilir? Zaten Ulukaya, hisse dağıtımıyla çalışanların gelecekleri için daha çok çalışacağını söylemiş ki bu da aynı zamanda Chobani için daha çok çalışacakları anlamına geliyor.

2- Bildiğim kadarı ile Chobani borsaya açık değil ve işçilere dağıtılan hisseleri kimse borsa üzerinden başkalarına satıp nakde çeviremeyecek. Belki bunu nakde çevirmek isteyenler yine Ulukaya'nın önüne oturup anlaşmak zorunda kalacak.

3- Dersimli bir Kürt olduğunu iddia ediyor Ulukaya... Dersim'de Kürt ne arar? Dersim'in yüzde doksanı Hristiyan Ermenidir. Bana inanmıyorsanız Dersimli gizi Ermeni Kemal Kılıçtaroğlu'na sorabilirsiniz. Ya da gizli Ermeni Devlet Bahçeli'ye...

4- Senelerdir yazıyorum. Cumhuriyete geçildikten sonra, bu ülkede, Yahudi ve Ermenilerden sonra, Türkten daha çok Kürt devlet adamı, holding sahibi, büyük fabrikatör ve iş adamı oldu. İktiza ederse uzuuuuun bir liste çıkartabilirim. Şaşar kalırlar. Dünyanın her neresinden birisi çıkıp "Türkiye'de Kürtlere iş yaptırmıyorlar, hakları gasp ediliyor, fabrikalar, holdingler kurdurulmuyor v.s." derse, sadece gülüp geçilir. Buna Türkiye'deki Kürtler bile inanmaz. Türkiye'deki en maddiyatsız Kürt bile ekstra haklara sahiptir ve kraldır. Dövlete vergi vermez, elektrik faturası bile ödemez. Birileri haktan hukuktan tartışacaksa, önce göz önünde olan ve bütün dünyanın bildiği vahim hak ihlallerini tartışsın. Bu ülkenin namuslu vatandaşları, başkalarının vergi ödememesinin ve fatura ödememesinin yükünü sırtlanmak zorunda mı? Bu zulme maruz kalan Türkler ya da diğer ırklar, memleketini terk edip gâvur ülkelerine mi kaçıyorlar?

İnsan bir şeyler yaparken, samimi tavırlar sergilemeli, bir şeyler iddia ederken, arkasında durabilecek somut veriler olmalı elinde...

Facebook'un görünürdeki sahibi Mark da 40 milyar doları hayır kurumlarına bağışlayacağını ilan etmişti, medyada bunu bu şekilde duyurmuştu. Halbuki vergi muafiyeti için taktik bir manevradan 
başka bir şey değildi bu... 40 verecek, 400 belki 4.000 alacak...

‪#‎MehmetFahriSertkaya‬

Yorumlar